Rize 1 Şubesi

Kadınlar Komisyonu Türkiye Buluşması'nda konuşan Yalçın: Türkiye'nin kadın konusuna şaşı bakışını yerle bir ettiniz

 

Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Eğitim-Bir-Sen Kadın Komisyonlarının sadece kadın örgütlenmesindeki eksikliği gidermediğini, Türkiye’nin kadın konusuna şaşı bakışını da yerle bir ettiğini ifade ederek, “Hiç kimse sizler için ‘daha kırk fırın ekmek yemeleri gerekir’ diyebilecek durumda değildir. Aksine herkesin ‘Kırk bir kere maşallah’ diyeceği bir sonuç duruyor karşımızda” dedi. 

Kadınlar Komisyonu Türkiye Buluşması Antalya’da yapıldı. Buluşmada, Malezya Eğitim Organizasyonu Başkan Vekili Satinah Syed Salleh, Avrupa’da Filistinli Öğretmenler Birliği Genel Başkanı Yosra Saed Agıl, İstanbul Milletvekili Fatma Benli, Doç. Dr. Emel Topçu ve Aktivist Zeynep Alkış’ın konuşmacı olduğu bir panel de düzenlendi.

Eğitim-Bir-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Habibe Öçal, Yönetim Kurulu üyeleri ve il temsilcilerinin katıldığı toplantının açılışında bir konuşma yapan Genel Başkan Ali Yalçın, özellikle kadınların çileyi güce, sıkıntıları, sorunları fikri birikime dönüştürdüklerini, baskıları kararlılıkla, dayatmaları dirençle devre dışı bıraktıklarını, yasakları özgürlüğe, ötekileştirmeyi öze dönüşe doğru evirdiklerini belirterek, şöyle devam etti:

“Yoksulluğu sabır, yoksunluğu kanaat gerekçesi gördüler. Kimliklerinden, kişiliklerinden vazgeçmeleri için kurulan ikna odalarında dik durdular. Üniversitelerde önlerine bariyerler konan, başörtülerine kirli eller uzanan genç kızlarımız, inandılar, mücadele ettiler. O dik ve vakur duruşla başörtüsüne özgürlüğe giden yolu açtılar. Adalet için, adil bir ülke, adil dünya için çalıştılar, ter akıttılar. Bugün, o teri akıtan, istikametini bozmadan hakkı haykıran, ülkemin, ümmetin hak, adalet ve özgürlük mücadelesinde liderlik yapan Eğitim-Bir-Sen’li kadınların, sendikamın kadın liderlerinin huzurunda olmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz. Sizlerle soylu mücadelede yol arkadaşlığı yapmanın onurunu taşıyoruz. Sizler, Türkiye’nin 81 il ve bütün ilçelerinde örgütlenmenizi kısa sürede tamamladınız. Ülkemizdeki ve yurt dışındaki kadın örgütleriyle iş birliği, hedef ve proje ortaklığı yaparak vizyonunuzu ortaya koydunuz. Kadın üye sayımızı artırdınız, örgütlenmede diğer sendikalara fark attınız. Fikri zenginliğinizle, aksiyoner kimliğinizle farkınızı da fark ettirdiniz. Sendikacılığın erkeklere mahsusu olmadığını, kadınların sivil inisiyatifte öncü, sivil itaatsizlik noktasında önde olabileceğini herkese kabul ettirdiniz. Elinizin hamuruyla sendikacılığa başladınız. Kat ettiğiniz mesafe, elde ettiğiniz başarılar sonrasında bize düşen, ‘İyi ki elinizin hamuruyla işimize karıştınız ve sendikacı oldunuz’ diyerek hakkınızı teslim etmektir. Hiç kimse sizler için ‘daha kırk fırın ekmek yemeleri gerekir’ diyebilecek durumda değildir. Aksine herkesin ‘Kırk bir kere maşallah’ diyeceği bir sonuç duruyor karşımızda.”

Kadın Komisyonlarının sadece Eğitim-Bir-Sen’in kadın örgütlenmesindeki eksikliği gidermediğini, Türkiye’nin kadın konusuna şaşı bakışı da yerle bir ettiğini kaydeden Yalçın, “İmkân ve fırsat eşitliği sağlandığında çalışan, üreten ve yöneten yönleriyle kadınların neler yaptığını, vakti nasıl kuşandığını ispatladınız. Kadının ‘mağdur’ ya da ‘dezavantajlı’ konumda olduğu Türkiye’nin kadın hakları arşivinin yönünü değiştirdiniz. Kadınların, ‘erkek şiddetinin nesnesi’, ‘töre kurşunlarının hedefi’, ‘insan ticaretinin vazgeçilmez objesi’ olmasına hayır dediniz. Bizim medeniyetimizin, inanç coğrafyamızın kadınlarının mücadele azmini, davaya hizmet şevkini, teşkilatlanma maharetini, düşünce ve aksiyon kapasitesini ortaya koyan Kadınlar Komisyonunu ve liderlerini yürekten alkışlıyorum” şeklinde konuştu.




Çabalarınız, kadına yönelik şiddetin biteceğine teminattır

Ara rejim dönemlerinde, cunta süreçlerinde, 28 Şubat’ın ötekileştiriciliğinde kadınların çalışma hayatından, eğitim hayatından, siyaset kulvarından dışlandığını dile getiren Yalçın, şunları söyledi:

“Kadınların zorba tavırla, küstah bir tarzla kamu hizmetinden dışlandığı kara günler geride kaldı. Artık, sizlerin fikirleri, eylemleri, direnci ve direnişiyle, alkışlanan kadınlar, kadın örgütleri var. Sizin çabalarınız, kadına yönelik şiddetin biteceğine teminattır. Varlığınız, davamızın zirveden yeni ufuklara ulaşmasını kolaylaştıracaktır. Siz olduğunuz sürece, milletin Meclisinde bu ülkenin kadınlarına had bildirmeye çalışan hadsizler olmayacak. Hiç kimse inancı yüzünden ötekileştirilmeyecek. Siz gücümüze güç kattığınızda ne vesayet geri gelebilir ne cuntacılar ne de darbeciler bir daha sahneye çıkmaya cesaret edebilir. Anne olarak şefkati, eş olarak sadakati yüklenen kadınların, sendikacı olarak emek mücadelesinde kudretin ve ekmek mücadelesinde gayretin simgesi olması sizin eseriniz. Evet, bütün bu başarılar çabalarınızın, çizmeyi aşmanızın, sınırları, sınırlamaları yıkmanızın ürünü. Yasaklardan kurtulduk diyerek, motivasyonunuzu, heyecanınızı kaybedecek misiniz? Hayır diyeceğinizi, mücadele gemisini yeni rotalara, yeni başarı limanlarına doğru çevireceğinizi biliyorum. Çünkü işyerimizde, ilçemizde, ilimizde, ülkemizde, bölgemizde ve dünyada yapılacak çok iş, çözülecek çok sorun var. Milletimizin, ümmetin, insanlığın beklentileri, teklifleri, talepleri ve hayalleri var. O zaman, yorulmak, mola vermek yok. Yeterince büyüdük diyerek yavaşlamak yok. Yanı başımızda kardeşlerimiz katlediliyor. Biraz ötede, Mısır’da kardeşlerimiz, Esmalar Rabia meydanında bizi bekliyor. Arakan’da, Doğu Türkistan’da insanlar adalet ve merhamet bekliyor. Suriye’de Esed zulmünden feryat edenler bizi duyun diyor. Bayırbucak’taki Türkmen kardeşlerimiz çağın Stalini, Netanyahu’nun Rus ikizi Putin’in ölüm bombalarıyla mücadele ediyor. Kendi ülkemizde, çocukların zihinlerine terör mayası çalınmak isteniyor. Birileri, bizim ülkemizin sıçrayışını durdurmak, yükselişini sonlandırmak istiyor. Yeni Gezi, 6-8 Ekim, 17-25 Aralık için senaryo ekipleri kuruluyor. Çukur kazanlar, tetikçiliğe soyunanlar, milletle yeniden hesaplaşmayı arzulayanlar fırsat kolluyor. Anadolu’nun kararlı kadın temsilcileri olarak, ümmetin fedakâr öncüleri,  sendikal kulvarın yılmaz kadın liderleri olarak bunlarla mücadeleye hazır mısınız? Sessiz devrimlerinize yenilerini eklemeye var mısınız? Aylan bebeklerin kıyıya vurmasına, Esmaların Rabia Meydanı’nda vurulmasına engel olmaya hazır mısınız? ‘Evet’leriniz, başaracağımıza olan inançtır. Davaya bağlılığımızdır. ‘Evet’leriniz, bizi yıkmak isteyenlerin, milleti ve ümmeti yok etmek isteyenlerin korkusu ve kâbusudur.”

“Sizlerin, Eğitim-Bir-Sen Kadınlar Komisyonumuz sayesinde, bu potansiyeli harekete geçirmek, bu hedefleri gerçekleştirmek artık eskisinden daha kolay” diye Yalçın, “İnsanlığın, insanca yaşama, insani değerlerle buluşma mücadelesine öncülük eden Eğitim-Bir-Sen Kadın Komisyonlarımızın değerli üyeleri, bu potansiyeli ülkemizin yeni anayasa arayışı konusunda sahaya sürmeniz gerekiyor. Ülkemize yönelik yıllardır süren terör tezgâhlarının yıkılması, anaların ağlamaktan kurtulması, gençlerin silahtan kurtulup kaleme sarılması için daha fazla sorumluluk almanız gerekiyor. Kadınların uzlaşmacı tavrının, sakinleştirici üslubunun, ortaklaşmadaki maharetinin anayasanın yapım sürecine transfer edilmesi gerekiyor. Bu noktada en büyük sorumluluk Türkiye’nin tamamında örgütlü olan Eğitim-Bir-Sen Kadınlar Komisyonu’na aittir. Kadınlar sahaya çıkarsa darbe anayasası hayatımızdan daha kısa sürede çıkacaktır. Kadınlar, sorumluluk alırsa analar ağlamaktan daha erken kurtulacak, terör çukurları daha erken kapatılacaktır” ifadelerini kullandı.

 
Salleh: Bir kadını eğitirseniz, bütün ülkeyi eğitmiş olursunuz

Eğitim-Bir-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Habibe Öçal’ın selamlama konuşmasının ardından panele geçildi. Malezya Eğitim Organizasyonu Başkan Vekili Satinah Syed Salleh, verdikleri mücadele sonucunda birçok sorunun çözümünü sağladıklarını kaydederek, “Birçok problemi çözdük ama hâlâ ufak da olsa bazı sorunlarımız var. Kadınlar olarak, çalışarak, bir araya gelerek, görüşlerimizi paylaşarak birçok şeyin üstesinden geleceğimize inanıyorum. Eğer bir kadını eğitirseniz, bütün ülkeyi eğitmiş olursunuz. Onun için eğitime önem vermeliyiz” diye konuştu.



Avrupa’da Filistinli Öğretmenler Birliği Genel Başkanı Yosra Saed Agıl, Filistinlerin yaşadığı sıkıntıları anlatırken,

Doç. Dr. Emel Topçu, kadınların kimlik sorunlarına değindi. İstanbul Milletvekili Fatma Benli ve Aktivist Zeynep Alkış’ın da birer konuşma yaptıkları panel, katılımcıların sorularının yanıtlanmasıyla sona erdi.