2022-2023 eğitim-öğretim yılının birinci dönemi, kamu görevlilerinin uzun yıllardır devam eden bazı taleplerinin karşılık bulduğu, ancak çalışma şartları başta olmak üzere, kronik sorunlara getirilebilecek maliyetsiz çözümlerin ıskalandığı bir zaman dilimi olmuştur.
Ek gösterge artışının sağlanması, öğretmenlerin 3600 ek göstergeye kavuşması, kariyer basamaklarının yeniden hayata geçirilerek 422 bin 368 öğretmenin uzman öğretmen, 66 bin 422 öğretmenin başöğretmen olması, sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesini sağlayacak kanun teklifinin Mecliste kabul edildi, kariyer basamak unvanlarına getirilen ilave tazminat oranlarındaki artış gibi olumlu adımlar atılmıştır. Ancak, halen çözüm bekleyen ve gerekli irade ortaya konulursa kısa vadede çözülebilecek birçok sorun da varlığını sürdürmektedir.
Öğretmen atamalarında mülakatın kaldırılmaması, istihdamda güçlük çekilen bölgelerde görev yapan eğitimcilere ilave teşviklerin verilmemesi, eğitim kurumu yöneticiliğinde özlük haklarını ve yetkileri geliştiren kariyer odaklı sürdürebilir bir sistemin halen hayata geçirilememesi, öğretmenleri şiddete karşı koruyacak bir düzenlemenin çıkarılamaması, öğretmenlerin yer değişikliği taleplerinin karşılanmamasının doğurduğu mağduriyetler, görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarının gerçekleştirilmemesi gibi sorunlara bir an evvel çözüm bulunmalıdır.
Kadroya geçirilen sözleşmeli personel, kadrolu memurun sahip olduğu her haktan yararlanmalı, özellikle mazerete dayalı yer değişikliği konusunda farklı bir uygulamaya tabi tutulmamalıdır.
Beklentiler karşılanmalı, meslek kanununun eksik ve aksayan yönleri tamamlanmalıdır
Öğretmen açığı kadrolu öğretmen atamasıyla giderilmelidir
Ek gösterge düzenlemesi tüm kamu görevlilerini kapsamalıdır
Kamu personeli sisteminde, ülkesine ve milletine hizmet eden diğer unvanlardaki kamu görevlilerinin de ek gösterge beklentilerini karşılayacak, ek gösterge kaynaklı mağduriyetleri giderecek, çalışma barışını ve iş huzurunu sağlayacak şekilde bütün kamu görevlilerini kapsayacak bir ek gösterge çalışması yapılmalıdır. Bütün kamu görevlilerinin birinci dereceye ilerleyebilmeleri sağlanmalı,ek göstergeleri 3600 olmalıdır.
Şiddeti önleyecek caydırıcı tedbirler alınmalıdır
Eğitim çalışanları sık sık şiddete uğramaktadır. Eğitim-öğretim hizmeti sunumu esnasında çalışanlarına karşı cebir, şiddet veya tehdit kullanan kişilerin cezalandırılması; yürütülmekte olan işlemlerde ve davalarda personelin talebi üzerine Millî Eğitim Bakanlığı’nın hukuki yardımda bulunması noktasında düzenleme yapılmalıdır.
Eğitim kurumu yöneticiliği ikincil görev olmaktan çıkarılmalıdır
Öğretmen atama ve yer değiştirme süreçleri mağduriyete neden olmamalıdır
Hizmetli ve memurların hakları iyileştirilmelidir
Genel idare hizmetleri sınıfı, teknik hizmetler sınıfı, yardımcı hizmetler sınıfı ve diğer hizmet sınıflarında bulunan, eğitim-öğretim hizmetinin aksamadan en etkin şekilde yürütülmesi için emek sarf eden, daha iyi bir eğitim için ter döken memur ve hizmetlilerin özlük hakları iyileştirilmelidir.
Görevde yükselme ve unvan değişikliği takvimi bir an önce yayımlanmalıdır
Alan değişikliği kalıcı bir usul ve esasa bağlanmalıdır
Kurum İdari Kurulu başta olmak üzere, birçok platformda dile getirdiğimiz, kalıcı bir usul ve esasa bağlanmasını istediğimiz alan değişikliği konusunda somut adım atılmalı; alan değişikliği 2022-2023 eğitim-öğretim yılı ikinci yarıyılı başlamadan evvel sonuçlandırılmalıdır.
Memur Sen-Eğitim Bir Sen olarak Kamu görevlilerinin sorunlarına çözüm üretme mücadelemiz birçok sorunu çözmüş, siyasi irade de çok önemli adımlar atmıştır.Fakat ekonomik dalgalanma sabit gelirlilerin alım gücünü her geçen gün düşürmüştür. Bugün sabit gelirlilerin önündeki en önemli konu ekonomik sıkıntıda olmalarıdır.Ekonomik olarak rahatlayan memur işinde daha verimli çalışacaktır. Amacımız; emeğin değerini yükseltmek, gayretimiz ekmeğimizi çoğaltmak, yol haritamız her bir sorunu çözüme kavuşturmaktır. Bu niyetle, kamu görevlilerinin bütçesini artırmaya, adil gelir dağılımına, ilave seyyanen zamma, her zamankinden çok bugün ihtiyaç var diyoruz. Bu çerçevede, enflasyon ve döviz kurundaki dalgalanma kaynaklı kayıpları telafi edecek şekilde, tereddütsüz kamu görevlilerine yapılacak ilave iyileştirmeler yapılmalıdır.
"Kamu görevlisine yapılacak iyileştirme devletimize külfet değil kuvvet oluşturacaktır"
Son dönemdeki artışlar karşısında alım gücünün yükseltilmesi gerektiği aşikar olup, 2022 yılında atılan olumlu adımlara bir yenisi daha eklenerek; Türkiye Yüzyılı'nı taçlandıracak, Türkiye'yi şahlandıracak, sabit gelirlileri rahatlatacak ilave iyileştirme yapılmalı, kira, gıda gibi artışlar karşısında bordroluların alım gücü yükseltilmelidir. Türkiye'nin yıllardır özlemini kurduğu 2023 Hedefinde, devletin hizmet sunumunda asli özne olan kamu görevlilerimizin unutulmayacağına inanıyor; kamu görevlilerimize yapılacak ilave iyileştirmenin devletimize külfet değil, kuvvet oluşturacağının bilinmesini istiyoruz.